|
İKİ GENÇ DOKTORUN ÖLÜMÜNDEN HEPİMİZ SORUMLUYUZ... BU KADER DEĞİL! Dr.Hasan AKPINAR Muğla Tabip Odası Genel Sekreteri
20 Mart 2001 Salı günü bütün gazeteler manşetten ve bütün televizyonlar ana haber bültenlerinden verdiler acıklı haberi. Marmaris ilçesinde görevli iki genç doktor, birinin babasına sayısal lotodan çıkan büyük ikramiyeyi almaya giderlerken, Konya Akşehir yakınlarında Pazar sabahı geçirdikleri trafik kazasında yaşamlarını yitirmişlerdi. Basın, her zaman olduğu gibi, olayın sansasyonel yönünü duyurdu. Basının duyurduğu sadece kazanılan büyük ikramiye ve ölüm çelişkisiydi.Ama olay bu kadar basit değildi. Basının duyurmadıklarını bizler, çalışma arkadaşları ve Tabip Odası temsilcileri, duyuralım sizlere. Bu iki genç doktorun en son aldıkları maaş 352.000.000 TL idi. İkisi de 8-9 yıllık doktordu. İkisi de evliydi birinin bir, diğerinin 2 çocuğu vardı. İkisi de Marmaris gibi yaşam standardının çok yüksek olduğu bir ilçede yaşamaya, ailelerini geçindirmeye çalışıyordu. Maaşları yetmediği için ikisi de ek işler yapmak için çabalıyordu, ama bunu yaparken mesleki ahlak anlayışlarını bir an bile bozmamışlardı. İkisi de "Bu maaşa bu kadar iş" dememiş ve Sağlık Grup Başkanlığı gibi sorumluluk ve çaba isteyen bir görevi kabul etmişlerdi. Üstüne üstlük bir o kadar zahmetli olan ve özveri isteyen Muğla Tabip Odasının İlçe Temsilciliği görevini de üstlenmişlerdi. Başarıyla yürüttükleri bu iki görevden de herhangi bir maddi kazançları yoktu, tam tersine kendi ceplerinden bile harcadıkları oluyordu. Sonuçta bu iki genç doktor çok belirgin bir şekilde geçim sıkıntısı çekiyorlardı. Birinin, İlçe Temsilcisi olması dolayısıyla belki de zorunlu olarak ve bütçesini zorlayarak katıldığı Marmaris'teki Tıp Balosuna, en yakın arkadaşı olan diğeri gelememişti.Ama bunca sıkıntıya rağmen bu iki genç doktor mesleklerine olan saygılarını ve umutlarını yitirmemişlerdi. Bunca yorgunluğa rağmen hep gözlerinin içi gülerek çalışıyorlardı. Bu iki genç doktor Türk Tabipleri Birliği'nin, hekimlerin özlük haklarıyla ilgili mücadelesini yürekten destekliyorlar ve bu mücadeleyebüyük umut bağlıyorlardı. Maaşlarının artacağına inanmak istiyorlardı. İşte bu yüzden, bu iki genç doktorun lotodan büyük ikramiye çıtığını duyduklarında ne kadar çok sevindiklerini tahmin edebiliyorum. Neden bu kadar "uçarcasına" gittiklerini sizler de anlayacaksınız. Çekilen bunca sıkıntıdan sonra o gece, o sabah, o yolculuk sırasında hangi ruh hali içinde olduklarını anlamamak mümkün değil. İşte bu yüzden bu bir kader olamaz. Bu iki genç doktorun ölümünden; sağlığa bütçeden yetersiz pay ayırarak tüm sağlık çalışanlarını ekonomik sıkıntılar içinde inleten bütün Hükümetler, sağlık çalışanlarının sorunlarını yeterince ve gerektiği gibi yansıtmayıp hep sansasyonel haberler içinde koşan Türk Basını ve kendi sağlığına sahip çıkmayarak hekimleri çaresizlikleriyle başbaşa bırakan Türk Halkı da sorumludur. Duyurulur.
|
|