Ana Sayfa | Eski Sayılar

MESLEK ÖRGÜTLERİNE YÖNELİK BASKILARA KINAMA...
"SİYASİ İKTİDAR BAŞARISIZLIKLARINI MESLEK ÖRGÜTLERİNİ SUÇLAYARAK GİZLEMEYE ÇALIŞIYOR''


Konuşmada iddia edildiği gibi meslek örgütlerimiz ne ''Parlamentoyu, siyaseti yok saymışlardır'' ne de ''Tehdit eder gibi bir söylem'' kullanmışlardır. Ancak bu yaklaşımın Parlamento'nun aldığı her kararı savunmak anlamına gelmediği de açıktır.

Aralarında Türk Tabipler Birliği'nin de yer aldığı meslek birlikleri, son günlerde İstanbul Barosu'na ve genel olarak meslek örgütlerine yönelik baskıları kınadı.

Yapılan ortak açıklamada, Adalet Bakanlığı'nın, İstanbul Barosu Yönetim Kurulu'nun görevden alınması için dava açılmasına yönelik soruşturma başlatmasının bir baskı girişimi olduğu vurgulandı.

Türk Diş Hekimleri Birliği, Türk Eczacılar Birliği, Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği, Türk Tabipleri Birliği ve Türk Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler ve Yeminli Müşavirler Odaları Birliği tarafından yapılan açıklamada, Türkiye'nin içinde bulunduğu zor dönemi aşabilmenin büyük önem taşıdığı belirtildi.

Bu kapsamda Türkiye'de meslek birliklerinin her zaman bilinçli olarak toplumun sorunlarına yönelik çözüm duyarlılığı ile davrandıkları kaydedilen açıklamada, "Ne yazık ki siyasal iktidarlar meslek birliklerini  siyasal iktidara bağımlı kuruluşlar olarak değerlendirme anlayışında olmuşlar, başarısızlıklarını meslek örgütlerini suçlayarak gizlemeye çalışmışlardır. Bu anlayış, son dönemlerde ve çok sayıda örnekte meslek birliklerini baskı altına alma ve karalama biçiminde yaşanmaktadır" denildi.

Adalet Bakanlığı'nın İstanbul Barosu Yönetim Kurulu'na yönelik uygulamasının bir baskı girişimi olduğu vurgulanan açıklamada, şu görüşlere yer verildi:

"Soruşturma emrinde baronun illegal bir karar aldığı yönündeki ifadeyi ise  baskıya çıkarılan bir çağrı olarak yorumluyoruz. Yasanın bir konuda yetki vermiş olması, bu yetkinin siyasal bir baskı olarak kullanılmasını haklı çıkaramayacağını düşünüyoruz.

İçişleri Bakanı'nın 18 Ocak 2001 günü parlamentoda yaptığı konuşmayı ise örgütlerimizle ilgili kamuoyunu yanlış bilgilendirme ve yönlendirme girişimi olarak yadırgıyoruz. Konuşmada iddia edildiği gibi meslek örgütlerimiz ne parlamentoyu, siyaseti yok saymışlardır, ne de tehdit eder bir söylem kullanmışlardır. Ancak bu yaklaşımın, parlamentonun aldığı her kararı savunmak anlamına gelmediği de açıktır.

Meslek örgütlerimiz, Türkiye'de yaşayan büyük çoğunluğun ve üyelerinin yararına politikaları ve evrensel değerleri ısrarla savunmuş, bu yönde tutum geliştirmiş ve bunun gereği olarak da özerkliklerini korumayı ön planda tutmuşlardır.

Meslek birliklerimiz toplumun her kesiminin özgürce görüş belirtebilmesini engellemeye yönelik açıklama ya da tutum, idari ya da siyasi baskıları şiddetle kınamaktadır. Meslek birlikle-rimiz başta siyasi iktidar olmak üzere herkesi sorumlu davranmaya ve demokratik ortamı ve kurumları korumaya davet etmektedir. "(TD)