|
|
Adli Tıp Cilt I
Prof. Dr. Zeki Soysal, Prof. Dr.Canser Çakalır İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Yayınları, İstanbul, 1999, 560 Sayfa Suçluların yapmış oldukları zarar ve ziyan oranında ceza verilmesi çok eskiden beri bilinen bir kuraldır. Kişilere karşı işlenen suçlarda, insan bedeninde oluşan hasarın niteliğini bildirmek de tıp biliminin işidir. Bu hem etik bir görev hem yasal bir zorunluluktur. Gelişen hukuk bilimine paralel olarak tıp bilimi bünyesinde yeni bir bilim dalı, 'adli tıp' doğmuştur. Ülkemizde adli tıp üç kuruluş halinde gelişmiştir: 1. Tıp fakültelerine bağlı adli tıp. 2. Rektörlüklere bağlı adli tıp. 3. Adalet Bakanlığı'na bağlı adli tıp. Üç ciltlik kitabın ilk cildi dünyada adli tıbbın tarihçesi ve gelişimi bölümü ile başlıyor. Bu bölümden küçük bir alıntı: "Julius Caesar (M.Ö. 100-44) öldürüldüğünde, cesedi meydana koyulmuştu. Onun cesedini Antistius muayene ettikten sonra vücuttaki 23 yaradan yalnızca bir tanesinin öldürücü olduğunu söylemişti. Caesar'ın ölümüne neden olan yarayı oluşturan bıçak birinci ile ikinci kaburgalar arasından göğüse girmişti." Adli tıbbın Türkiye'de geçirdiği tarihi evrelerin anlatıldığı kısımın ardından hekimin yasal sorumlulukları aktarılmış. İatrojenik (iatros=doktor, gennan=oluşturmak) hastalıklar ile ilgili adli tıp sorunları bölümünde hekimlerin uygulamaları sırasında oluşan adli sorunlar incelenmiş. Adli tıp olgularında kimlik belirlemesi, ölüm, keşif, medikolegal otopsi, ani doğal ölümler, kimyasal zararlara bağlı ölümler, anestezi ile ilgili ölümler, tıbbi ve cerrahi tedavi sırasında oluşan ölümlerin araştırılması, çocuk ölümleri, asfiksiler, ası, suda boğulma, yaralar kitabın diğer bölümlerinde aktarılan konular. Adli tıp meslek yaşantımızın önemli bir bölümünü oluşturmakta. Mesleki gelişimimizi sürdürmek için harcadığımız çabalar içinde adli tıp biliminin de yerinin bulunması ülkemiz koşullarında bir zorunluluk ve gereksinim. Yaşlılarda Özürlülüğün Değerlendirilmesine Yönelik Çok Merkezli Çalışma
Raporu
|