Nisan sayımızda yayınlanan
Dosya 14’ü anımsatıp görüşlerinizi ve Y.O.K.’nun görüşünü sunuyoruz.
Dosya 14:
Dr. D.A. Erkek, 30 yaşında, Pratisyen,
Cezaevi hekimliği yapıyor, muayenehanesi var.
Dr. D.B. Erkek, 32 yaşında, Pratisyen,
Cezaevi hekimliği yapıyor, muayenehanesi var
Dr. M.K ve Ecz. Y.Ü. tarafından Tabip Odasına
verilen şikayet dilekçesinde, Dr. D.A. ve Dr. D.B.’nin işletmekte oldukları
özel sağlık merkezinde, etik ve yasal yönden birçok usülsüzlük olduğunu
belirtmektedirler:
“Sekiz aydır faaliyet gösteren bu merkezde,
numune ilaçlar üzerleri etiketlenerek satılmakta, Sağlık Müdürlüğü ve Tabip
Odasına başvuruda bulunmadan izolasyonsuz röntgen filmi, hatta IVP çekilmekte,
sağlık merkezi ile bitişiğindeki “E. S. Eczanesi” arasında gizli bir kapı
yapıp, mesai saatleri dışında mesul müdür tutup açtıkları bu eczaneden
ilaç satmakta, sattıkları yüksek tutarlı bazı ilaçların küpürleri kesilmekte
ve bu kupürleri E Tipi ve Özel Tip cezaevindeki personel üzerine yazdırılıp
bir ilaçtan iki defa ücret alınmaktadır.
Ayrıca sade vatandaşlara, kendilerini Dahiliye
ve Çocuk Hastalıkları uzmanı olarak tanıtmakta, Cuma günleri ise Kadın
Doğumcu olarak çalışmaktadırlar. Muayenehanelerinde, “Kalp hastalıkları,
Deri hastalıkları, Ameliyat, Kadın hastalıkları, Çocuk hastalıkları” gibi
yazılar bulunmaktadır.”
Dr. D.A.’nın Dr. D.B.’nin hatalı olup olmadığı
Yüksek Onur Kurulu’na sorulmaktadır.
Siz olsaydınız kusur olup olmadığına, varsa
derecesine nasıl karar verirdiniz?
Yanıt 1: Dosya 14’ü okuduğumda bugüne değin tek tek duyduğum etik
olmayan, yasal sınırları aşan örneklerin bir bütün olarak fatursuzca bir
araya geldiğini gördüm. Bu hekim arkadaşalar bu cesareti nereden buluyorlar?
Bu hekimler hangi hırsla ellerini attıkları her alanda para kazanmasının
yolunu bulabiliyorlar. Ne yazık ki para kazanmak adına hiç bir çekince
duymadan kazanç sağlıyorlar.
Bütün yapılanları yinelemekten utanç duyuyorum. Asıl üzüldüğüm
bu dosyayı okuyan hekimler arasında böylesine olaylara katılmayan, ancak
yapılanlara sessiz kalan büyük bir grubun olduğunu biliyorum. Ne var ki
sessiz kalmakla, göz yummak eş anlamlı.
Bu olanlara doğal, gündelik, alışılmış olaylar gözüyle bakmanın
tembelliğinden bir an önce sıyrılıp yaşam karşısında böylesine olaylarla
gerekiyorsa tek başımıza, hiçbir olayı küçümsemeden savaşıp, Hekimler adına
hak etmediğimiz bu çirkepten kurtulmakta katkımız olsun.
Dr. Ersin Pekmezci/Sinop
Yanıt 2:Gündelik yaşantımızda, çalıştığımız kurumlarda zaman zaman
sağlık çalışanlarının ya da hastalarımızın ilaçlarını kutularına bakarak,
zaman zaman da küpürlerinden yazdığımız gerçeğini belirtmek istiyorum.
Bunun ticaretini yapanları kınamanın yetmeyeceğini dosyanızı okuyunca anladım.
Bundan sonra bu konuda daha özenli olacağımı belirtmek istiyorum. Diğer
konular da söyleyecek söz bulamıyorum.
Dr. Veli Çelik/Çankırı
Dosya 14’e ilişkin Tabip Odası Onur Kurulu kararı: Suçun işlendiği
tarihte Tabip Odasının saptadığı asgari muayene ücretinin elli katı para
cezasıyla cezalandırılmalarına...
TTB Yüksek Onur Kurulu kararı:
"Sanıkların eyleme uyan 6023/5, 6023/Ek 1.madde, 6023/7 gereğince,
6023/39. maddeye göre cezalandırılmalarının uygun olacağına oybirliği ile
karar verilmiştir. İlgili ceza maddelerindeki para cezaları, para cezalarının
arttırılmasına ilişkin en son mevzuata göre hesaplanmalıdır."
Dosya 16’ya ilişkin görüşlerinizi bekliyoruz. Yanıtlarınızı
ve TTB Yüksek Onur Kurulu’nun kararını Ağustos 2000 sayımızda yayınlayacağız
Yeni Dosya: Dosya 16:
Dr. K.I.: Kadın, 41 yaşında, Psikiyatrist, Devlet Hastanesinde
çalışıyor, muayenehanesi var.
Dr. Y.Y., bazı psikolojik sorunları nedeniyle, kendisiyle aynı hastanede
çalışan Dr. K.I'ya başvurmuş ve sorunlarını tüm ayrıntılarıyla açıklamıştır.
Ancak Dr. K.I yasal zorunluluk olmadığı halde, hastasının sırlarını eşinin
açtığı boşanma davasında tanıklık ederek açıklamıştır. Ayrıca Dr. Y.Y'nin
eşinin açtığı ikinci bir davada yine tanıklık ederek, Dr. Y.Y.'nin sekreteri
ile ilişkisi olduğunu, eşinden ayrılıp sekreteri ile birleşeceğini ve Dr.
Y.Y.'nin tutarsız davranışları olduğunu belirtmiştir. Dr. Y.Y'nin şikayeti
üzerine Tabip Odası Dr. K.I. hakkında soruşturma başlatmıştır.
Dr. K.I.’nın hatalı olup olmadığı Yüksek Onur Kurulu’na sorulmaktadır.
Siz olsaydınız kusur olup olmadığına, varsa derecesine nasıl
karar verirdiniz
|