STED.......STED Kapak

.........
 
 
Kendimizi Sınayalım


Dr. Orhan Odabaşı*
· Asist.; S.B. Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği

 Çocuklarda Diz Ağrısı 
 Çocuklar, özellikle de kız çocuklar genellikle diz ağrısıyla başvururlar. Öykü genellikle özelliksizdir. Fakat ender olarak iyi bir yaralanma öyküsü elde edilebilir. Bu durumda ligament ya da epifiz hasarı için dikkatli bir inceleme yapılmalıdır. Gevşek yapının varlığından da kuşkulanılmalıdır. 
 Birçok olguda, travma anının tanımlanması olanaklı değildir. Dizin radyografileri de alınmalıdır. Genellikle bunlar normaldir fakat seyrek olarak osteokondritis dissekansa ilişkin bulgular görülebilir. Bu durumda gevşek fragmanın cerrahi olarak çıkarılması için ortopediste sevk yapılmalıdır. 

Resim 1: Çocuğun sağ dirseği tipik çekilmiş dirsek görünümündedir.

Retropatellar ağrı yaygındır. İnceleme sırasında, patellanın femoral kondillere karşı kompresyonu, ağrıya neden olabilir. Düz radyografi nadiren anormallik gösterir ve belirgin patoloji olasılığını ortadan kaldırmak için uygulanabilir. 
 Olguların çoğunda, küçük bir acil tedavi uygulanır ve bunun dışında kuadriseps hacmini korumak için fizyoterapi ve hafif egzersizler uygulanır. Ayrıca çocuk daha ileri değerlendirmeler için bir ortopediste sevk edilmesi uygundur. 
 Çekilmiş Dirsek
 Çekilmiş dirsek (ebe dirseği) çocukların hastaneye getirilmesi için yaygın bir nedendir. Genellikle özenli davranılıp tanı konulması için araştırılmaz.
 Tipik olarak, çocuk küçük bir yaş grubundadır (1 ile 5 yaş arası). Kollarından birini kullanmama öyküsü ile getirilir (Resim 1). Daha ayrıntılı sorular, olguların yaklaşık %70’inde bir traksiyon öyküsünü ortaya çıkartır. Bu, çocuğun oyun sırasında kollarından çekilmesi, asılması ya da  sallandırılması sonucu olabilir. Eğer klinik tablo yoksa, diğer anlamlı patolojiler ekarte edilmelidir. 
 Olguların azınlığında (<%10), düşme öyküsü olabilir. Geri kalanlarda bir travma öyküsü yoktur. Bu çocuklara bir tedavi önerilmeden önce genellikle tam bir fizik inceleme ve röntgen incelemeleri uygulanır. Böylece suprakondüler kırık ya da üst, alt kolun bir başka patolojisi ekarte edilebilir. 

Resim 2: Manipülasyondan önce doktorun elinin pozisyonu.

Bu evrede çocuk ve ailesi dikkatle yönledirilmelidir. Eğer traksiyonla ilgili iyi bir öykü temin edilebildiyse, dirsek biraz sonra anlatılacağı gibi uygun bir biçimde tedavi edilebilir. Etkilenen kol doktorun kontralateral eli tarafından tutulur, örneğin çekilmiş sağ dirsek doktorun sol eliyle tutulur. Daha sonra doktor çocuğun elini, kendi serbest eliyle el çırpacak biçimde hareket ettirir (Resim 2). Etkilenen dirsek yumuşak bir şekilde ilk ele alınır ve dirsek yavaşça 90 derece fleksiyona getirilir. Başparmak radius başına bastılırır, el dirseği çevreler ve doktorun iki eli birden kompresyon yapar ve çocuğun koluna pronasyon yaptırılır. Genellikle palpabl bir klik sesi vardır ve seyrek olarak bu kulakla da duyulur. Eğer bir klik hissedilmezse yukarda anlattığımız manipülasyon yeniden uygulanmalıdır, ancak bu kez ön kol klik duyulana ya da hissedilene kadar supinasyon yaptırılmalıdır. 
 Başarılı olunduğunda, çocuk normal işlevlerinin geri geldiği görülene kadar birkaç dakika bekleme odasında bekletilir. Lezyon hakkında ve nasıl önleneceği konusunda çocuğun anne ve babasına açıklama yapılır. Genellikle bu olaydan sorumlu olan kişi çok utanmıştır ve çocuğun kolunu kırmadığını anlayınca aşırı derecede rahatlar. 

 İkinci bir girişime karşın klik hissedilmemesi şu anlamlara gelir;
 * Tanı yanlıştır.
 * Teknik yanlıştır.
 Bu durumda daha deneyimli bir meslektaşa danışılmalıdır.
 Genellikle bu deneyimli meslektaş dirseği başarılı bir biçimde nanipüle eder. Ender olarak her iki hekim de başarısız olur. Bu durumda çocuğun kolu sarılarak bir omuz askısına alınmalı ve evine gönderilmelidir. Çocuk bir ya da iki gün sonra yeniden görülür ve genellikle başarıyla tedavi edilir. Eğer yine tedavi edilemiyorsa artık dirsek çevresindeki bir epifiz kırığı gibi tedavi edilir. 
 Aşırı Kullanma Hasarı
 Tenosinovit tendon kılıfında bir enflamasyondur ve genellikle bu bölgenin aşırı kullanılmasıyla bağlantılıdır. Bu durumun sık olarak oluştuğu bölgeler, el bileği eklemi de 
(de Quervain tenosinoviti), peroneal (fibulaya ait olan) tendonlar, aşil tendon, kirişler ve kasıktır. Tipik olarak, çocuğun etkilenen tendon etrafında 2-3 gündür ağrıdan yakınması ile başvurulur. Ağrının başlamasından bir hafta önce bir aşırı kullanma öyküsü saptanabilir. Geçmişe doğru iyi bir öykü alınırsa genellikle bir neden tanımlanabilir. Ayak ve ayak bileği etrafında bir tendon ağrısı olan çocuklar genellikle çok aktiftirler ve dans etme, bale, judo gibi etkinliklere katılmaktadırlar. 
 Çocuğun katıldığı aktiviteler ve katılma biçimi incelenmelidir. Ayak ve bacak sorunları için giyilen ayakkabılar da değerlendirilmelidir. 
 Tendon hasarı tanısı konulduktan sonra, çocuk mümkün olduğu kadar kısa bir süre içerisinde fizyoterapiye başlatılmalıdır. Pediatrik spor ve aşırı kullanma hasarı konusunda deneyimli olan bir fizyoterapist akut sorunu çözmek için tedaviye başlar. Ayrıca, sportif aktivitelere doğru bir yolla katılmak için ve uygun ayakkabı seçimi için gerekli önerilerde bulunulmalı ve gereken diğer yardımlar da yapılmalıdır. 
 Seyrek olarak, kısa bir non-steroidal anti-inflamatuar (NSAID) ilaç tedavisi gerekir. Bölünmüş dozlarda 20/mg/kg ibuprofen 3-4 gün içerisinde etkili olabilir. Eğer bu dozajda belirtilerde gerileme olmuyorsa NSAID'lerle tedaviyi sürdürmenin gereği yoktur. Bu gibi ilaç rejimleri uygulandığında birçok çocuğun belirtileri gerilemekte ve çok az sayıda çocukta diğer tedavi yöntemlerine gereksinim duyulmaktadır. Bu tedavi bir romatolog tarafından uygulanmalıdır. 
  Kaynaklar
  1- Beattie T.F, Hendr, GM, Duguid KP; Pediatrik Aciller 144-145 Mosby-Wolfe Med. Communicohiers
 

.............................................Başa Dön.....Sayfa Başı