.......

.........
 
 
 
 
Depremlerden Hemen Sonra Yapılacak Çalışmalar


TTB Merkez Konseyi*
* Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi tarafından deprem bölgelerindeki sağlık çalışanlarına iletilmiştir.

 1.Deprem bölgesinin ve etkilenen nüfusun saptanması, 
 2. Enkaz kaldırma, kurtarma ve yıkıntının temizlenmesi, 
 3. Depremzedelerin beslenmesi ve barındırılması, 
 4. Haberleşme ve güvenliğin sağlanması, 
 5. Tıbbi tedavi ve bakım hizmetleri 
 Bu çalışmaların tümünün il, ilçe, mahalle düzeyinde kurulması gereken eşgüdüm merkezleri tarafından düzenlenmesi gerekir. Sağlık çalışanlarını öncelikli ve doğrudan ilgilendiren hizmetler ve gerçekleştirilme yolları şu biçimde özetlenebilir. 
 Koruyucu Hekimlik ve Çevre Sağlığı Hizmetleri 
 Temiz ve yeterli içme ve kullanma suyunun sağlanması 
 1. Şehir şebekesi kontrol edilmeli, kullanılmaya uygun ise su örnekleri alınıp klor ölçümü (0.5-1 ppm) başta olmak üzere fiziksel ve bakteriyolojik analizi yapılmalıdır. 
 2.  Şebeke suyu kullanılamıyacak ise; bölgeye ulaştırılacak bu suların kaynağı önceden saptanmalı, eğer çevre yerleşim yerlerinden şebeke suyu alınıyor ve içme suyu tankerleri ile taşınıyorsa, belirlenen dağıtım bölgelerinde halka dağıtılmalıdır. Su herhangi bir kontrolsüz kaynaktan sağlanacak ise öncelikle fiziksel, kimyasal ve bakteriyolojik analizi yapılmalı ve aşağıdaki tekniklerden herhangi bir tanesi kullanılarak içilebilir, kullanılabilir hale getirilmelidir. 
 3. Eğer su bulanık ise, öncelikle kumaştan geçirilip ya da çöktürülerek olabildiğince bulanıklığı giderilmeye çalışılmalıdır. 
 4. Klor, iyot ya da potasyum permanganat ile su dezenfeksiyonu aşağıdaki gibi yapılmalıdır. 
 Klor Bileşikleri
 Klor tabletleri: En çok bilinen klor bileşiği kullanımda bilinen adıyla Halazon tabletleridir. Bir tablet (4 mg) 1 litre su için kullanılır, su bulanık ve fazlaca renkli ise iki katına çıkarılır. Halazon tabletleri, ambalajı açıldıktan sonra hızla gücünü kaybeder. En kısa zamanda kullanılmalı ve iki kullanım arasında şişe kapalı tutulmalıdır. 
 Halazon (160 mg) tabletler, 40 litre temiz suyun ya da 20 litre bulanık ve aşırı renkli suyun dezenfeksiyonunda kullanılabilir. 
160 mg’lık tabletlerin 4 mg’lık tabletler için geçerli olan pozolojide kullanılması sorun yaratabilir. Personel, dağıtım sırasında bu konuyu bilmeli ve kullanıcıyı eğitmelidir. 

 Granüler Kalsiyum Hipoklorit: Perkloran olarak adlandırılan bu kuru toz %60-70 klor içerir. Ağzı sıkıca kapalı kaplarda, karanlık, kuru ve serin ortamlarda saklandığında oldukça stabildir. Kap açıldıktan sonra 40 günde klor düzeyinin %5’ini yitirir. Tozun, yağ ve yanıcı organik maddelerle karışmamasına dikkat edilmelidir. Karışırsa yangına neden olabilir. Granüler kalsiyum hipoklorit 8 litre suya bir silme çay kaşığı eklenerek çözündürüldüğünde 500 mg/lt stok solüsyonu elde edilmiş olur. 
 Dezenfeksiyon sırasında 100 kısım suya bu stok solüsyondan 1 kısım eklenir ve 30 dakika beklenir. Sudaki klor tadı fazlaysa birkaç saat açık bırakılarak ya da kaptan kaba aktarılarak havalandırılır. Stok solüsyon, hazırlandıktan sonraki iki hafta içinde tüketilmelidir. 
 Sodyum Hipoklorit Solüsyonu: Evde kullanılan çamaşır suyu bu bileşiği içerebilir. Acil durumlarda bu sıvı, dezenfektan olarak kullanılabilir. Klor içeriği genellikle %3-10 arasındadır. Sodyum hipoklorit solüsyonu suya aşağıdaki tabloya göre eklenir. 

Var Olan             Temiz Suya               Bulanık Suya 
Klor Düzeyi         Damla/Litre              Damla/Litre 
1 ppm                 10                              20 
4-6 ppm              2                                4 
7-10 ppm            1                                2 

 Eğer çamaşır suyu içindeki klor düzeyi bilinmiyorsa 10 damla/litre eklenmelidir. Hazırlanan su, karıştırma sonrası 30 dakika bekletilir. Hafif bir klor kokusu olmalıdır. Olmazsa dozu yenileyip 50 dakika bekletmek gerekir. 

 İyot Bileşikleri
 Tablet:  En uygun ve güvenilir iyot tableti 
 Solüsyon: 
 Evde ecza dolabı ya da ilk yardım setinde bulunan iyot eriyiği (%2’lik) su dezenfektanı olarak kullanılabilir. Damla iyot eriyiği 1 lt temiz suyun dezenfeksiyonu için yeterli olacaktır. Su bulanıksa miktar 10 damla olmalı, en azından 30 dakika bekletilmelidir. 

 Potasyum Permanganat
 Daha çok kuyu, kaynak, depolama tankları gibi fazla miktarda sular için kullanılır. Potasyum permanganat Vibrio kolera dışında patojen organizmalara karşı etkinliği kuşkuludur. 1 lt suya 40 mg eklenerek kullanılır. Bu solüsyon 1m3 suyu 24 saatte dezenfekte edecektir. 

Şekil 1: Kuru Tip Hela Krokisi

 Tuvaletler: 
 Kanalizasyon sistemi bozuksa onarım çalışmaları şu şebekesi onarımının önceliğine eş düzeyde başlatılmalıdır. Onarım işlemleri tamamlanana kadar her 1000 kişiye beş tane olacak biçimde kuru tip tuvalet çukuru hazırlanmalıdır. Çukurun üstüne delikli tahta yerleştirilmeli, kullanılmadığı zamanlarda da bu delik kapalı tutulmalıdır. Her kullanımdan sonra bir miktar sönmüş kireç çukura atılmalıdır. Çukurun çevresi uygun biçimde bez/branda ile örtülmeli, içeri su ve sönmüş toz kireç kabı yerleştirilmelidir. Yine tuvaletlerin hemen yakınına el yıkama yerleri de yapılmalıdır. 
 Çöpler: 
 Ağzı kapalı biçimde biriktirilmeli, sık aralıklarla düzenli toplatılmalı, yakılarak ya da gömülerek yok edilmelidir. 
 Diğer Çalışmalar: 
 Depremzedelere banyo/duş, çamaşır yıkama yerleri kurulmalıdır. 
 Sokakta sahipsiz dolaşan kedi, köpek vb. bütün hayvanlar toplatılmalıdır. 
 Ölenlerin kimlik saptanması, değerli eşyalarının yakınlarına teslimi ve gömme işlemleri hızlı ve düzenli bir biçimde gerçekleştirilmelidir. 
 Tıbbi Tedavi ve Bakım Hizmetleri
 Yaralanmalar nedeniyle tetanoz aşısı sağlanması ve uygulanası önemlidir. Rutin bağışıklanma hizmetlerine herhangi bir ekleme genellikle gerekmez. 
 Sağlık hizmet birimlerine başvuranların yaş, cinsiyet, yerleşim yeri, tanıları ve yapılan girişim ile sonucu içeren kayıt tutulmalıdır. 
 Halkın ulaşabileceği ve tam gün hizmet sunan sağlık bildirim ve danışma birimi kurulmalıdır. 
 Depremlerde ölümler çoğunlukla olaydan sonraki birkaç saat içinde gerçekleşmektedir. Kurtarma çalışmaları ile birlikte yaralı sayılarında da artış olmaktadır. Genellikle yaralıların 
%80’i ayaktan tedavi edilebilir durumdadır. Yaralanmaların çoğunluğu travma ve kırıklardan oluşmaktadır. Kırıklar genellikle klavikula, alt  ve üst ekstremitelerde görülür. 
 Depremin ilk şokunun ardından nüfusun büyük bir bölümü tıbbi hizmet isteği ile sağlık hizmet birimlerine başvururlar. Ancak bunların büyük çoğunluğu “yardım edilemese de iyileşir” düzeyindedir. Bu nedenle “yardım edilirse yaşama şansı olanlara“ öncelik tanınmalıdır. Bu durum çoğunlukla 5-6 gün sonra yerini,deprem öncesi sağlık sorunlarına bırakacaktır. Bunun için de bir yandan sürekli sağlık hizmeti sunumu için düzenlemeler yapılmalıdır. 
 Ençok gereksinim duyulan analjezik ve pansuman malzemesidir. Bunlarla beraber en önemli malzemeler sabun ve yeterli temiz sudur. 
 

.......................................................