Şiddetle Karşılaşan Hekimin Hukuki Açıdan Yapması Gerekenler

  • Hekimler, sağlık kuruluşlarında güvenli ve sağlıklı koşullarda çalışma hakkına sahiptir. Hekime sağlık hizmetinden dolayı yöneltilen şiddet ise bu hakkı ihlal etmektedir. Bu hakkın etkin bir biçimde kullanılmasını sağlamak ve gerekli koşulları yaratmak Devlet’in ödevidir.
  • Hekimlere yönelik öldürme, kasten ve bilinçli yaralama, hakaret, hayatına, vücut veya cinsel dokunulmazlığına yönelik tehdit, cebir kapsamındaki suçların soruşturulması şikayete bağlı değildir.
  • Tehdit, hakaret veya fiziksel bir saldırı ile karşı karşıya kalan hekimin sağlık kuruluşu yöneticisine, hastane polisine bilgi vermesi suçun soruşturulması açısından yeterlidir.  Ayrıca hekimin şikayetçi olarak yargılamaya katılması zorunlu değildir.
  • Hastane yönetiminin kendisine iletilen şiddet olaylarını ilgili birimlere bildirme yükümlüğü bulunmaktadır. Yine hastane polisi de suç işlendiğine yönelik kendisine yapılan ihbar hakkında adli işlem başlatmakla yükümlüdür.
  • Hastane yönetimi, varsa özel güvenlik veya polisin haberdar olmasına rağmen soruşturmanın yürütülmemesi, saldırgan ya da saldırganlar hakkında işlem yapılmaması halinde her bir görevli yönünden görevin yerine getirilmemesi, kamu görevlileri yönünden ise görevin kötüye kullanılması suçunun oluşması söz konusu olacaktır. 
  • Hekim, kendisine yönelik saldırıların faili hakkında başlatılan hukuki sürece dilerse müdahil olabilir. 
  • Hekim kendisine yönelen eylemler hakkında Tabip Odalarına bilgi vererek yardım istemelidir. Tabip Odaları kamu kurum ve kuruluşların amirleri, mülki idare amiri, il sağlık müdürlüğü, Cumhuriyet Başsavcılığı ile görüşerek hukuki sürecin başlatılmasını talep edebileceği gibi şikayetçi olarak da hukuki süreci başlatabilir ve müdahil olabilir.
  • Şiddet içeren eylemler nedeniyle hekim uğradığı zararın idareden tazminini saldırganın yanı sıra güvenli ve sağlıklı çalışma koşullarda çalışma hakkını etkili bir biçimde kullandırmayan idareden isteyebilir.