İŞ KAZALARI VE TÜRKİYE

SSK İstatistiklerine göre 2003 yılında:

·İş kazası sayısı :76.668

· İşçi sayısı 50 den az olan işyerlerinde kaza sayısı : 49,712

· En çok iş kazası : 1-3 işçinin çalıştığı işyerleri

· Bu kazalar sonucu ölüm sayısı : 810

· Bu kazalar sonucu sürekli iş göremezlik rapor sayısı : 1451

· En çok yaralanma bölgesi :El ve ayak

· İş günü kaybı :2.221.767 gün/yıl

·En çok iş kazası saati :İşbaşından itibaren 1.saatte

 

Türkiye’de iş kazalarına yönelik verileri elde edebildiğimiz tek kaynak  SSK yıllık istatistikleridir. Ancak gerek işyeri sağlık birimlerinde çözümlenen iş kazalarının SSK’na yansımaması, gerekse olası teftiş çekinceleri nedeniyle işletmeler tarafından yansıtılmayan kazalar,kayıtlı işçilerin SSK dışı resmi ya da özel sağlık kuruluşlarında bildirimsiz müdahelelerinin yapılması,dikkate alındığında,  iş kazalarına ait “reel” tabloyu bilebilmek olanaklı değil.

Ülkemizde 1999 yılı içinde 77.955 iş kazası meydana gelmiştir. İş kazası insidans hızı 100.000 işçide 1336.6 olarak gerçekleşmiştir. Bu kazalar sonucunda 1165 çalışan hayatını kaybetmiştir. Fransa’da 1998 yılı için 679.162 kaza bildirilmiştir. Bu kazaların 46.701’i sürekli iş görmezliğe neden olmuş, 683 kaza ölümle sonuçlanmıştır.

İş kazaları ve meslek hastalıkları vakalarında bir önceki yıla göre % 15 azalma görülürken, ölüm vakalarında % 6 artma olduğu görülmektedir.

1997 ILO  “iş kazası insidans hızı” verilerine göre Türkiye (0.29), Kore (0.33) ve Hindistan (0.34) gibi ülkelerle benzerlik göstermekte, özellikle Avrupa Birliği ülkelerine göre olumsuz bir tablo sergilemektedir.

Avrupa Birliği iş sağlığı  (OSHA) departmanı tarafından üye ülkelerdeki çalışma sağlığı profilini yansıtmayı amaçlayan pilot bir çalışma yapılmıştır. Bu çalışmada örneklem grubu üzerinde çalışma ortamından kaynaklanan maruziyetler konusunda görüşmeler yapılmış ve örnek  bir profil çıkarılmıştır. Buna göre çalışanların maruziyet ifade ettikleri indikatörler şunlardır:

Gürültü % 28, Vibrasyon % 24,  yüksek sıcaklık  % 20, % 23 düşük sıcaklık, % 34 ağır kaldırma, % 58 tekrarlayan hareketler, % 45 postür bozuklukları, % 14 kimyasallar, % 54  yüksek hızlı - stresli çalışma, % 67 zorlayıcı – buyruğa dayalı iş ortamı, % 4 fiziksel şiddet, % 45 monoton iş ortamı.

AB ülkelerinde 3 günden daha fazla işgünü kaybına neden olan kaza sayısı 1996 yılı için 4. 757. 611 olarak tespit edilmiştir. Kazaların yaklaşık  % 30’u imalat sektöründe, % 20’si inşaat iş kolunda meydana gelmiştir. Aynı yıl içinde kazalar sonucunda 5549 kişi hayatını kaybetmiştir. Ölümle sonuçlanan kazaların % 25’i inşaat, % 20’si imalat sektörüne aittir. Kazalar sonucunda ölen çalışanların % 93’ü erkektir.

Ülkemizde, iş kazalarının % 72.4’ü sigortalı sayısının 50’nin altında  bulunduğu küçük işyerlerinde meydana gelmiştir.   Bu tip işyerleri yasal olarak hekim bulundurmak zorunda olmayan, çalışan sağlığı kültürünün yerleşmediği  işyerleridir.

İş kazalarına bağlı kayıp günler açısından, en fazla kayıp yaratan sektörün imalat sektörü (özellikle dokuma, madeni eşya),  ölümle sonuçlanan kazaların en fazla görüldüğü ilk 3 sektörün  ise ;  inşaat – taşımacılık – imalat şeklinde sıralandığı görülmektedir.

SSK İstatistik (1999) yıllığına göre iş kazalarının nedenleri incelendiğinde düşme % 12.5 ile ilk sırayı alırken, ikinci büyük grup ise makinelere bağlı kazalar olarak sınıflandırılmış (% 9),  iş kazalarının % 69.4’ü nedeni bilinmeyenler (diğer) grubunda değerlendirilmiştir.

Bu veriler işletmelerde iş kazalarına yönelik kayıt ve istatistik işlemlerinin uygun yapılmadığını göstermektedir.

İş kazalarının yaklaşık üçte ikisinin işçi sayısının elliden az işyerlerinde olduğu,üçte birinin 1-3 işçi çalışan işyerlerinde olduğu göz önüne alınırsa TTB’nin niçin yıllardır buz dağının görünmeyen bu kısmı için çırpındığı görülecektir.

 

Ülkemizde kayıt dışı çalışanların 5-6 milyon işçi olarak tahmin edilmektedir.Matematiksel olarak kayıtlı 5,5 milyon işçi verilerinin kabaca iki misli iş kazası beklense de bu grupta olan iş kazaların sayısının, daha kötü çalışma şartları sebebiyle çok daha fazla olması şaşırtıcı olmayacaktır.

Aşağıda ki tabloda ise Dünya Çalışma Örgütü 2003 İş Güvenliği İndeksi’nden hazırlanmış Avrupa Birliğine Üye ve Aday Ülkelerle Türkiye’nin İş Güvenliği İndeksi Karşılaştırmaları bulunmaktadır. ILO Sosyo-ekonomik Güvenlik Programı çerçevesinde 2003 yılında yapılan bu çalışmada dünya üzerindeki endüstrileşme yönünden iyi ve zayıf ülkeler İş güvenliği bakımından değerlendirilmiştir. Bu çalışmanın bir kısmı alınarak (AB süreci ile mevzuatını uyarlamaya çalışan) ülkemizin durumu üye ülkeler ve ikisi dışında aday ülkelerle karşılaştırılmıştır. Çalışmada nitelikli bir değerlendirme yapabilmek için İş güvenliği ile ilgili değişkenler 3 temel kriter altında incelenmiştir. Gerek İLO konvansiyonları gerekse ülkelerin ulusal mevzuatları değerlendirmeye alınmıştır. Ülkemiz genel anlamda İş güvenliği indeksi bakımından ele alındığında 80. sırada yer almaktadır.Bu arada sonuç değişkenleri arasında çok önemli öne çıkan iki tanesi Ölümcül iş kazaları ve bildirilmeyen iş kazalarıdır. Bu iki değişken bakımından birlikte değerlendirildiğinde sıralamada 90.sıraya düşmektedir. AB ülkelerine bakıldığında üye 15 ülkenin İş Güvenliği İndeksi'ndeki yerinin en iyi 21 ülke olduğunu görebiliriz. Yine incelenen aday ülkeler en iyi 48 arasında yer almıştır. Sonuç kısmında söylenebilecek söz ülkemizde genel anlamda iş güvenliğini geliştirebilmek için "yapılması gereken pek çok şey olduğunun" bu araştırma tarafından da bir kez daha çizilmiş olmasıdır.

AVRUPA BİRLİĞİNE ÜYE-ADAY ÜLKELER VE TÜRKİYE’NİN İŞ GÜVENLİĞİ İNDEKSİ KARŞILAŞTIRMALARI *

Ülkeler

Sıralama yeri1

Ölümcül iş kazaları2

Bildirilmeyen kaza düzeyi3

Girdi puanları

Süreç puanları

Çıktı puanları

İş Güvenliği İndeksi

Öncü Ülkeler

Pragmatist

Ülkeler

Tatminkar

Ülkeler

Yapılacak şeylerin çok olduğu ülkeler

Lüksemburg

1

5,4

1

0,944

1,002

0,915

0,944

X

 

 

 

İsveç

3

1,3

1

0,888

0,888

0,988

0,938

X

 

 

 

Finlandiya

4

2,0

1

0,888

0,834

1,001

0,931

X

 

 

 

Danimarka

5

1,8

1

0,777

0,862

0,984

0,902

X

 

 

 

Hollanda

6

1,3

1

0,833

0,769

0,983

0,892

X

 

 

 

Avusturya

7

3,1

1

0,722

0,766

1,005

0,874

 

X

 

 

Almanya

8

3,2

1

0,833

0,772

0,930

0,866

X

 

 

 

Belçika

10

1,7

2

0,777

0,888

0,878

0,856

X

 

 

 

Fransa

11

3,1

2

0,777

0,883

0,864

0,847

X

 

 

 

İspanya

14

6,4

2

0,916

0,791

0,792

0,823

X

 

 

 

İtalya

16

5,7

2

0,805

0,813

0,787

0,798

X

 

 

 

Portekiz

17

5,9

2

0,999

0,674

0,756

0,796

X

 

 

 

İrlanda

19

4,0

2

0,833

0,533

0,810

0,747

 

X

 

 

Yunanistan

20

3,1

2

0,833

0,640

0,718

0,727

 

X

 

 

İngiltere

21

1,0

2

0,667

0,482

0,877

0,726

 

X

 

 

Çek Cumhuriyeti

23

5,8

3

0,999

0,434

0,679

0,698

 

X

 

 

Slovenya

24

4,7

4

0,944

0,705

0,560

0,692

X

 

 

 

Polonya

25

5,7

3

0,722

0,690

0,665

0,686

 

X

 

 

Macaristan

26

11,4

3

0,944

0,553

0,582

0,665

 

X

 

 

Letonya

27

6,0

4

0,833

0,599

0,614

0,665

 

X

 

 

Slovakya

28

8,4

4

0,888

0,600

0,576

0,660

 

X

 

 

Litvanya

31

7,4

4

0,805

0,599

0,564

0,633

 

X

 

 

Romanya

41

7,0

4

0,722

0,614

0,512

0,590

 

 

 

X

Bulgaristan

43

9,3

4

0,722

0,554

0,506

0,572

 

 

 

X

Estonya

48

11,6

4

0,444

0,690

0,543

0,555

 

X

 

 

Türkiye

80

28,0

4

0,500

0,565

0,200

0,366

 

 

 

X

 

Öncü ülkeler: Hem sonuç hem de girdi ve süreç göstergeleri iyi olan ülkeler.

Pragmatist ülkeler: Sonuç göstergeleri iyi ancak girdi ya da süreç göstergeleri zayıf olan ülkeler.

Tatminkar ülkeler: Sonuç göstergeleri zayıf ancak girdi ya da süreç göstergeleri iyi olan ülkeler.

Yapılacak şeylerin çok olduğu ülkeler: Hem sonuç hem de girdi ve süreç göstergeleri zayıf  “çalışanların sağlığını koruma yönünden uygulamada en kötü olan ülkeler”

1- Sıralama en iyi durumdan en kötüye doğru yapılmıştır.

2- Ölümcül iş kazaları ILO tahminleridir.

3- Bildirilmeyen kaza düzeyleri sıralaması (1) en düşük düzey, (5) en yüksek düzey olarak verilmiştir