Susuzluk Kapımızda. Hastalıklar ve Dertler de

Başta İstanbul olmak üzere ülke genelinde gündeme gelen susuzluk ve bu durumun yaratacağı halk sağlığı sorunlarına ilişkin uyarı ve önerileri dile getirmek üzere Türk Tabipleri Birliği ve İstanbul Tabip Odası'nca bir basın toplantısı düzenlendi.

17 Temmuz 2014 günü İstanbul Tabip Odası'nda gerçekleştirilen basın toplantısına TTB Merkez Konseyi Üyesi Dr. Hüseyin Demirdizen, İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu Üyeleri Dr. İncilay Erdoğan ve Dr. Ümit Şen katıldılar. Basın toplantısında açılış konuşmasını yapan Dr. Ümit Şen yaşanan sorun susuzluk, kuraklık gibi hayati bir konu olduğu için gerekli uyarıları yapma zorunluluğu hissettiklerini dile getirdi. Dr. Ümit Şen; "Sadece ülkemizde değil, tüm dünyada ciddi bir susuzluk tehlikesi mevcut. Buna rağmen kapitalist sistemin yarattığı yaşam şekli sebebiyle insanlar kaynakları bilinçsizce tüketiyor" diye konuştu.

Ardından söz alan Dr. Hüseyin Demirdizen ise şunları söyledi: "Bugün potansiyel olarak çok ciddi bir toplumsal felaket durumuyla karşı karşıyayız. Bugün yaptığımız basın toplantısını bir ön uyarı olarak görmek gerekir. Bugün, neyle karşı karşıya kalacağımızı, kısa ve orta vadeli önerilerimizi paylaşmak istiyoruz. Bireysel ve toplumsal faaliyetlerimiz açısından vazgeçilmez bir ihtiyaç olan su kaynaklarımızın tükenmesi, susuzluk, kuraklık tehlikesiyle karşı karşıyayız. Genel olarak dünyadaki endüstriyel faaliyetlerin konusu olan doğanın ve üretim süreçlerinin kötü yönetilmesi nedeniyle çok fazla tüketiyoruz ve çok fazla da kirletiyoruz.
Umarız endişesini duyduğumuz sağlık ve kirlilik sorunlarıyla karşılaşmayız ancak bizler nedenleri ortada olan sorunlara yönelik tedbir alınmadığında beklenen sorunlarla karşılaşılacağını bilen bir mesleğin mensuplarıyız. Bu yüzden yetkili kurumların gerekli önlem ve planlamaları acilen yapması çağrımızı basın kuruluşları eliyle yapmak istiyoruz."

Basın metnini Dr. İncilay Erdoğan okudu. Yapılan açıklamada; "İstanbul'daki baraj doluluk oranlarının % 20'lere düşmüş olması yakın gelecekte planlı-plansız su kesintilerinin gündeme gelmesine neden olacaktır. Bugüne kadar alındığı ifade edilen tedbirlerin sorunun çözümünde yeterli hatta etkili olmadığı dikkate alındığında sorunun çözümünde acil ve toplum tarafından benimsenebilecek ve uygulanabilecek tedbirlerin alınabilmesi için katkıda bulunabilecek tüm kişi ve kurumlara görev düşmektedir" denildi.

Basın metni için tıklayınız...