KİMYASAL, NÜKLEER, BİYOLOJİK
SAVAŞ VE HEKİMLİK

 

KİMYASAL VE BİYOLOJİK SAVAŞ AJANLARINA KARŞI KORUNMA VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ
SAĞLIK PERSONELİ REHBERİ

T.C.
SAĞLIK BAKANLIĞI
TEMEL SAĞLIK HİZMETLERİ
GENEL MÜDÜRLÜĞÜ
OCAK-1991-ANKARA

            Sivil halk üzerinde oldukça büyük ve yıkıcı etkiye sahip olan kimyasal ve biyolojik silahlar insan, hayvan, bitki ve doğal çevrelerde uzun süreli tahribat yaratırlar. Bu tahribat sadece geniş alanlara da yayılabilir. Sonuçta özellikle insanlarda önemli bazı sağlık problemlerine yol açabilirler.

            Buna karşın, bu silahlara karşı alınabilecek tedbirler ve ilk yardım girişimleri ile zararın en aza indirilmesi mümkün olmaktadır. Bunu sağlayabilmek için bazı özel araç ve gereçler geliştirilmekte ve bu konudaki çalışmalar sürdürülmektedir.

KİMYASAL SİLAHLAR

            Genel Bilgiler

            Kimyasal silahlar katı, gaz (buhar, aerosol) ve sıvı halde bulunan, kimyasal özellikleri ile canlı organizmaların hücrelerine etki ederek, kitleleri öldürücü, yaralayıcı ve kapasite azaltıcı etki gösteren kimyasal ajanlardır.

            Bir saldırı sonrasında çevreye değişik koku yayılması, etrafta şüpheli yağ damlaları veya su birikintileri görülmesi, görmede bulanıklık hissi, ani baş ağrısı, öksürme, aksırma, burun akması veya burun kanamalarının görülmesi, göğüste ağrı, nefes almada zorluk, deride kızarıklık veya kabarcıklar, bulantı ve kusma kimyasal silah kullanılmış olabileceğini düşündüren bulgulardır.

KİMYASAL SAVAŞ AJANLARI

           

            Kimyasal savaş ajanlarının özellikleri, korunma ve tedavi yöntemleri Tablo A’da özetlenmiştir. Kimyasal savaşta en çok kullanılan ajanlar ve özellikleri şunlardır:

            1.SİNİR GAZLARI

            Bu grup G ve V olmak üzere 2’ye ayrılır. G grubunda tabun,sarin,soman gazları, V grubunda ise Vx gazı bulunur. Bunlar en toksik kimyasal savaş ajanlarıdır. Gaz ya da sıvı halde bulunabilirler. Gaz halinde ise havada buharlaşarak solunum yolu ile, sıvı halde ise temasla veya elbiselerden geçerek deride bir tahribat yapmadan vücuda girer. Asetil kolin esteraz enzimini inhibe ederek kişinin sinir sistemini doğrudan etkiler ve hayati fonksiyonları felce uğratırlar. Özellikle baskın şeklinde kayıp verdirmek ve huzursuzluk yaratmak amacıyla kullanılır. Sinir ajanlarından sarin, normal şartlar altında ortamda 1-2 saat kalabilir.

            İlk Yardım ve Tedavi

            Spesifik antidotu ATROPİN’dir.

            Bu gazlarla zehirlenmede ilk yapılacak şey içerisinde 2 mg. atropin sülfat+obidoximchloride bileşimi bulunan oto-enjektörler kullanılarak gerekirse elbise üzerinden vücuda enjekte edilmesidir. Zehirlenme belirtileri 15-30 dakika sonra kaybolmazsa ikinci ve üçüncü kere enjeksiyonlar tekrar edilebilir. Bu arada kişi 1 adet diazepam almalıdır.

            Ağız kuruluğu ve dakikada 70-80 nabız, yeterli derecede atropin verildiğini gösterir.

            Atropin uygulamaları sırasında, özellikle i.v.kullanımda, atropin zehirlenmelerine karşı dikkatli olunmalıdır. Zehirlenme belirtileri santral ve periferik sinirlere kombine etki ile oluşur. Santral etki öfori, halüsinasyonlar, anksiyete, huzursuzluk, eksitasyon ve deliriumdur. Ağır vakalarda ise koma ve solunum depresyonuna neden olabilir. Periferik etkiler ise; hızlı nabız, kuru ağız ve boğaz, kuru sıcak cilttir. Üriner retansiyon için gerekirse sonda takılmalıdır. Atropinin antidotu fizostigmindir ve 3x1/2 tablet verilir. Solunum oksijen ile desteklenmeli ve kullanılmaya hazır bir ambu cihazı bulundurulmalıdır.

            Göze gaz bulaşmışsa göz bol su ile, tercihan serum fizyolojikle, yıkanarak temizlenmeli ve bir göz pomadı sürülerek (tercihen tetrasiklinli) kapatılmalıdır. Yine yüz ve vücudun açık yerlerinde bulunması muhtemel gaz bulaşığı bol su ile yıkanarak ya da dekontaminasyon havlusu ile temizlenmelidir. Su yoksa gaz bulaşığı olmayan bir kağıt ya da bez ile, kurutma kağıdı ile alıyor gibi, temizlenmelidir.

            Koruyucu Tedbirler

            Özel maske veya koruyucu giysiler kullanılmalıdır. Sığınağa ya da uygun şekilde çevreden izole edilmiş odaya girilmelidir. Saldırının yapılacağı kesin ise her 8 saatte bir koruyucu olarak pridostigmin tablet (30 mg.) alınmalıdır.

            2.BOĞUCU GAZLAR

            Bu grupta fosgen, difosgen, klor ve kloropikrin bulunmaktadır. Solunum yolu ile vücuda girerler. Alveoler kapiller premeabiliteyi artırarak, bu şekilde pulmoner gaz alışverişini etkileyip anoksi meydana getirirler. Alveollerdeki sıvı kaybı hemokonsantrasyona neden olur. Bu da anoksi ile birlikte kardiyak yetmezliğe kadar varabilir. Tıpkı su içerisinde boğulmak gibi ölüm meydana getirirler.

            İlk Yardım ve Tedavi

            Hasta mutlaka istirahat ettirilmeli ve sıcak tutulmalıdır. Steroidlerin hayat kurtarıcı etkileri vardır. Belirtilerin olup olmadığına bakılmaksızın maruz kalındıktan sonraki ilk 15 dakika içinde inhalasyon yoluyla steroid verilmelidir. İlk doz astımda kullanılanın 5 katı olmalıdır.Astım tedavisinde steroid inhalasyonu 2 sıkım yani 100 mikrogramken, bu durumda 10 sıkım yani 500 mikrogram inhale edilmeledir. 12 saat süreyle bu dozun yarısı, bundan sonraki 72 saatte ise standart astım dozu kullanılır. Sistemik steroidlere de bir an önce başlanmalıdır. Bu amaçla ilk gün 1000 mg., 2.-3. gün 800 mg.,  4.-5. gün 700 mg.,6.günden sonra mümkün olduğunca azaltılarak i.v.prednizolon verilmelidir. Mümkünse tedavi oksijen verilerek desteklenmelidir. Suni solunum kontrendikedir.

            Koruyucu Tedbirler

            Maske takılarak ya da emin sığınaklara girerek korunma sağlanabilir.

            3.VEZİKAN GAZLAR (YAKICI GAZLAR)

            Bunlar kükürtlü hardal, azotlu hardal, lewisit gibi arsenikli vezikanlar ile özellikleri ve etkileri diğer vezikanlardan farklı olan halojenli oximleri içerir. Bunlar güçlü alkilleyici ajanlardır. Hücrelerde en duyarlı hedef DNA olduğundan hardallar iyonize radyasyonu taklit eder. Sitostatik,mutojenik ve sitotoksik etkileri görülebildiğinden hemopoetik ve gastrointestinal sistemlerdeki aktif prolifere olan hücreler özellikle hassastır. Sinsi ve birikici etkileri vardır. Hardal gazı normal şartlarda ortamda 12-24 saat kalabilir.

            İlk Yardım ve Tedavi

            Spesifik antidotu BAL (Dimerkaprol)dur.

            Hardal gazı ile zehirlenmede deri fuller toprağı ile dekontamine edilir. Gözler bol su ile (eğer varsa %2’lik sodyum bikarbonat ile) yıkanır. Etkilenmiş deri bölgeleri dimerkaprol merhem (BAL) sürüldükten sonra kuru elbiseler ile örtülür. İlk 30 dakikada i.v. sodyum thiosülfat 500 mg/kg dozda verilirse lezyonların ağırlığında azalma olur. En kısa sürede antibiyotik başlanmalıdır.

            Arsenikli vezikanlarla zehirlenmede ek olarak spesifik BAL tedavisi yapılmalıdır. İntramusküler     olarak toplam 4 kez, 4 saat arayla 2.5 mg/kg, daha sonra ise vakanın durumuna göre günde 2 doz uygulanmalıdır.

            Fosgen oxim ile zehirlenmelerde  nekrotik lezyonlar derin yanıklar gibi tedavi edilmelidir. Solunum yolları etkilendiğinde steroidler yararlı olabilir.

            Koruyucu Tedbirler

            Koruyucu özel giysiler giyilerek ve sığınaklara girerek korunma sağlanmalıdır.

            4.KAN ZEHİRLEYİCİ GAZLAR

            Bu grupta hidrojen siyanür, siyanojen klorid ve arsin bulunur. Bunlar daha ziyade gaz veya buhar olarak atılırlar. Vücut hücrelerinin kandaki oksijeni kullanmalarına engel olarak dolaşım ve solunum sistemini etkilerler. Çok kısa zamanda apne, bunu takip eden birkaç dakika içinde de kardiyovasküler kollaps gelişir. Normal şartlar altında bu gazlar ortamda 5-10 dakika kalabilir.

            İlk Yardım ve Tedavi

            Solunum durmuş ise suni solunum uygulanır. Suni solunum uygulanan kişi, zehirli ajanla kontamine olmamak için maske kullanmalıdır. Hasta hareket ettirilmez. 3-4 dakika ara ile 8 tane amil nitrit ampul kırılıp, maske içine serpilerek solutulur.

            Koruyucu Tedbirler

            Koruyucu özel giysiler giyilerek  ve sığınaklara girerek korunma sağlanmalıdır.

            5.UYUŞTURUCU GAZLAR

            LSD 25 ve benzilat bu grup içindeki gazlardandır. Geçici olarak fizyolojik (felç, körlük, sağırlık vb.) ve zihinsel (akıl hastalıkları) etki yaparak veya her iki etkiyi birden oluşturarak personeli görevini yapamayacak hale getiren kimyasal savaş maddeleridir. Sivil halka karşı kullanılması pek mümkün değildir, daha çok askerlere karşı kullanılır.

            İlk Yardım ve Tedavi

            Kusma, idrar ve ter dolayısıyla kaybedilen suyun yerine konabilmesi için sıvı içecekler verilir. Kişi loş bir odada, mümkünse tek başına bulundurulur. İ.v.veya i.m. 10-20 mg.diazepam ya da 200-400 i.v.sodyum amital uygulanabilir. Tedavinin amacı hastayı sakinleştirmektir. Genellikle 12 saatte spontan iyileşme görülür.

            Koruyucu Tedbirler

            Koruyucu maske ve deriyi korumak için özel elbiseler giyilir.

            6.KUSTURUCU GAZLAR

           

            Bu grupta difonil klorarsin, adamzit, difonil siyonarsin bulunur. Genel olarak ayaklanmaları ve kargaşalıkları bastırmada kullanıldığı gibi, zehirli gazların etkilerini arttırmak için de kullanılır.

            İlk Yardım ve Tedavi

            Kısa bir süre içinde etkiler tamamen ortadan kalkacağı için tedavi gerekli değildir. Biriken sekresyonları direne etmek, hastayı açık havaya çıkarmak gerekir.

            Koruyucu Tedbirler

            Koruyucu maske takılır ve sığınağa girilir.

            7.GÖZ YAŞARTICI GAZLAR

            Göz yaşartıcı gazların saf dışı edici etkileri az olduğundan daha çok ayaklanmaları bastırmak için kullanılırlar.

            İlk Yardım ve Tedavi

            Tedaviye gerek yoktur. Temiz havaya çıkınca, birkaç saat içinde belirtiler kaybolur.

            Koruyucu Tedbirler

            Koruyucu maske kullanılır.

Tablo A:Kimyasal Savaş Ajanlarının Özellikleri, İlk Yardım ve Korunma Yöntemleri

 

AJAN

ANTİDOT

KLİNİK

İLK YARDIM

KORUYUCU TEDBİRLER

SİNİR GAZLARI G AJANLARI

-TABUN

-SARİN

-SOMAN

-V AJANI

ATROPİN

Enjektabl

-Göğüste sıkışma,

-burun akması,

-Göz bebeklerinin nokta kadar küçülmesi,

-ağızdan salya akması,

-bulantı, kusma, aşırı terleme

-idrarını tutamama,

-sebepsiz sıçramalar,

-kaslarda seyirme,

-görüşte bulanıklık,

-denge bozukluğu,

-baş ağrısı,

-çırpınma, koma ve ölüm

-İçinde 2 mg.atropin sülfat+220 mg.obidoximchloride bulunan oto-enjektör.

-Diazepam tablet

-Koruyucu kıyafetler

-Saldırının kesinleştiği anda her 8 saatte bir adet pridostigmin tb. (30 mg.) su ile.

BOĞUCU GAZLAR

-FOSGEN

-DİFOSGEN

 

-Öksürük,

-burun ve boğazda tahriş, akıntı,

-solunumda güçlük,

-göğüste darlık,

-gözlerde yaşarma,

-dudaklarda morarma,

-baş ağrısı,

-bulantı, kusma

-şok ve ani ölüm

-Hastanın istirahati ve sıcak tutulması.

-Steroid inhalasyonu

-Sistemik steroid

-Sekonder enfeksiyon için antibiyotik

-Oksijen verilmesi

-Öksürük için kodein fosfat

-Maske

-Sığınak

YAKICI GAZLAR (vezikanlar)

BAL (Dimencaprol)

 

 

 

KÜKÜRTLÜ HARDAL VE AZOTLU HARDAL

 

-Gözlerde kızarıklık, sulanma, yanma, iltihap

-gözlerde ışığa karşı hassasiyet,

-göz kapaklarının şişmesi

-öksürük ve boğulma hali,

-boğaz ve nefes yollarında iltihaplanma,

-ciltte kızarıklıklar ve yanma,

-ciltte kabarcıklar, bulantı ve kusma.

-Deri için fuller toprağı,

-Gözler için bol su veya %2’lik sodyum bikarbonat

-Etkilenmiş deri bölgeleri  için dimercaprol merhem (BAL)

-İlk 30 dakikada sodyum thiosulfat 500 mg./kg.i.v.

-Antibiyotik

-Koruyucu özel kıyafetler

-Sığınak

ARSENİKLİ VEZİKANLAR

 

Kükürtlü hardallardan farkı, belirtilerin daha çabuk başlamasıdır.

Kükürtlü hardal vakalarında yapılacaklara ek olarak:

-Spesifik BAL tedavisi (lokal olarak göz ve deri merhemi: sistemik olarak 4 doz 4 saatte bir 2.5 mg/kg i.m.)

-Koruyucu özel kıyafetler

-Sığınak

PHOSGENE OXIME

 

-Deriye olan etkisi şiddetli ve anidir. Ağrı hızla şiddetlenir

-Gözler kontamine olmuşsa, şiddetli ağrı ve irritasyon gelişir

-Kornea lezyonları daimi körlüğe neden olabilir

-Solunum yolu etkilenirse ağrılı öksürük ve pulmoner ödem gelişir.

Hardal ve arsenikli gazlarda yapılacaklara ek olarak:

-Deri ve gözler için bol su eğer varsa %2’lik sodyum bikarbonat

-Solunum yolları etkilendiğinde steroidler

-Koruyucu özel kıyafetler

-Sığınak

KAN ZEHİRLEYİCİLER

-HİDROJEN SİYANÜR

-SİYANOJEN KLORİD

-ARSİN

 

-Burun ve boğazda tahribat,

-Öksürük,

-göğüste daralma ve boğulma hali,

-gözde tahriş ve yaşarma,

-baş ağrısı, baş dönmesi, göz kararması,

-bulantı ve kusma,

-solunumun artması,

-titreme,

-güç ve ağır solunum,

-koma ve ölüm

-Solunum durmuş ise suni solunum,

-Hastanın stabilizasyonu.

-3-4 dakika ara ile 8 adet amil nitrit ampulu maske içine serpilerek solutulur.

-Maske

-Sığınak

UYUŞTURUCU GAZLAR

-LSD 25

-BENZİLAT

 

-Erken dönemde bulantı, baş dönmesi, kusma, kabızlık ve idrar tutulmalı, şaşkınlık, uyuşukluk

-konfusyon

-delüzyon ve halusinasyonlar

-Sıvı içeçekler.

-Diazepam 10-20 mg. İ.v.-i.m.veya sodyum amital 200-400 mg.i.v.

-Koruyucu maske

-Deri için özel elbise

KUSTURUCU GAZLAR

-DİFONİL KLORARSİN

-ADAMZİT

-DİFONİL SİYONARSİN

 

-Burun ve boğazda tahriş,

-öksürme ve aksırma,

-boğazda ve nefes borusunda şiddetli acı,

-bulantı ve kusma,

-salya akması,

-şiddetli baş ağrısı

-Biriken sekresyon direnajı,

-Açık hava

-Maske

-Sığınak

GÖZ YAŞARTICI GAZLAR

 

--Şiddetli tahriş ve göz yaşı,

-üst solunum yolu ve cilt tahrişi,

-yanma ve kaşınma hissi

-Temiz hava.

-Maske

 

 

BAŞA DÖN.....ANA SAYFA.....SAYFA BAŞI