e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

15 Aralık 2003  Sayı: 115

 

hukuk
köşesi

Avukat Mustafa Güler

Bilgi Edinme Hakkı Kanunu

Avrupa Birliği kurallarına uyum çerçevesinde uzun süredir gündemde olan Bilgi Edinme Hakkı Kanunu 24.10.2003 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Belirtilen Kanun’a göre kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşları da dahil olmak üzere kamu kurum ve kuruluşlarının faaliyetleri içinde bulunan bilgiler ile sahip oldukları belgelere -istisnalar dışında- vatandaşların erişimi olanağı sağlanmıştır.

Herhangi bir resmi birimdeki bilgiye/belgeye erişmek isteyenler ad-soyad, imza ve adresleri içeren bir dilekçe ile ilgili birime başvuru yaparlar.  Bu dilekçede istenen bilgi ve belgenin açıkça belirtilmiş olması gerekir. İstenebilecek bilgi veya belgeler, isteğin yapıldığı kurum veya kuruluşun elinde bulunan veya bulunması gereken nitelikte olmalıdır. Başvurudan sonra 15 iş günü içinde istenen bilgi veya belgeye erişim sağlanır. Erişimin sağlanması öncelikle bilgi veya belgenin bir örneğinin ilgiliye verilmesi suretiyle yapılır. Ancak örneğinin çıkartılması bilgi veya belgenin aslına zarar verecek ise bilgi veya belgenin niteliğine göre ilgilinin not alması, izlemesi veya dinlemesi sağlanarak haktan yararlandırılır.

Yapılan başvurunun reddedilmesi durumunda, ret kararının ilgiliye tebliğinden itibaren, 15 gün içinde bu Kanun ile kurulmuş olan Bilgi Edinme Değerlendirme Kurulu’na başvurulur. Yargıçlar, avukatlar ve hukukçu öğretim üyelerinden oluşan Kurul, başvuruyu 30 işgünü içinde sonuçlandırır. Kurul kararından sonra gidilebilecek tek yol idare mahkemesinde dava açmaktır. Bu noktada, idari davaların işlemin ilgiliye tebliği tarihinden itibaren 60 gün içinde açılması gerektiğini ve Kurul’a başvurudan sonra Kurul kararının tebliğine kadar geçen sürenin 60 günlük sürenin hesabında dikkate alınmayacağını hatırlatalım.

Yasal düzenlemede bilgi edinme hakkının sınırları da belirtilmiştir. Buna göre, devlet sırrına, ülkenin ekonomik çıkarlarına  ve istihbarata ilişkin bilgi ve belgeler bu kanunun kapsamı dışında tutulmuştur. İdari ve adli soruşturmaya ilişkin bilgi ve belgeler ise soruşturmanın sağlıklı yürütülebilmesi, güvenlik ve özel yaşamın korunması benzeri sebeplerle kimi sınırlamalar çerçevesinde kanunun kapsamında tutulmuştur. Ayrıca açıklanması durumunda özel hayatın gizliliğine zarar verebilecek bilgi ve belgeler de ancak ilgilisinin rızası ile bilgi edinme hakkının konusu olabilecektir. Kişilerin sağlık bilgileri de bu  kapsamda değerlendirilmekte ve rıza olmaksızın açıklanamayacak bilgi ve belgeler arasında sayılmaktadır.

Kanun ile getirilmiş olan bu hakkın kullanılmasını engelleyen, zorlaştıran veya açıklanmaması gereken bilgi ve belgeleri açıklayan görevliler hakkında -genel hükümlere göre ceza kovuşturması hususu saklı kalmak üzere- tâbi oldukları hukuksal düzenlemeler gereğince disiplin cezası yaptırımı uygulanır.

Kanun ile getirilen düzenlemeler bir yandan hekimler için de hak niteliğinde iken öte yandan yükümlülük getirmektedir. Zira, hekimlik mesleğinin yürütülmesinde öğrenilen hasta bilgileri vb. meslek sırları, bu kanunla getirilen bilgi edinme hakkının konusunu oluşturabilecek niteliktedir. Üzerinde önemle durulması ve titizlikle uyulması gereken husus, meslek sırlarının -bildirim yükümlülüğü olan hastalıklar gibi istisnalar dışında- hastanın izni olmaksızın kesinlikle açıklanamayacağıdır. Aksi tutum Türk Ceza Yasasının 198. maddesi gereğince para ve hapis cezası ile cezalandırılacağı gibi 6023 sayılı Türk Tabipleri Birliği Kanununun 39. maddesi gereğince geçici olarak meslek uygulamasından men nitelikli disiplin cezasıyla cezalandırılır.

 

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön