e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

1 Haziran 2003  Sayı: 106

gündem...

Dr. Füsun Sayek

“Tencere dibin kara, seninki daha da kara...”

Bu sözler, hayrete düşerek okuduğum bir gazete haberi sırasında ağzımdan dökülüverdi. Konu; “özel okullara öğrenci bulma” ile ilgili idi ve Milli Eğitim yetkilisi sorular karşısında, “neden şaşırıyorsunuz, sağlık alanında bu epeydir yapılıyor” diyordu. Haber böyleydi ve anlaşılan dibi kara tencere yarışmasında herkes şampiyonluk kürsüsüne talipti... Ne yarış ama...

 Evet, Milli Eğitim Bakanı haklıydı, bu söylenen sağlık alanında çoktandır yapılıyordu ve çok başarılı(!) örneklerine de tanık olmuştuk.

 Şöyle işliyordu sistem:önce tüm çığlıklara kulak tıkanıyor ve sağlık için kamunun ayırdığı kaynağı küçültüyor, küçültüyor, yokediyorsunuz. (Son 5 yılda sağlık ve eğitim yani sosyal devlet sorumluluklarına ayrılan kaynağın daha da azaldığını biliyoruz) Kaynak ayırmayınca yeni yatırım yapamıyor, hızla artan nüfusun gereksinmesi olan sağlık ocaklarını, hastanelerinin sayısını artıramıyor, varolanları köhneleştiriyor, içinde çalışanları canından bezdiriyorsunuz ve bunu bilinçli biçimde yapıyorsunuz. Sonrası kolay, sizin bıraktığınız boşluk doluyor. Nasıl olduğunu aslında, nasıl dolduğu sizi pek de ilgilendirmiyor. Bu boşluk şöyle doluyor:Kamunun insangücünü kaydırarak... Kanunun finans desteğiyle. Peki boşluğu dolduranlar etkin çalışıyor mu? Kaynaksızlık nedeniyle kendi yağlarıyla kavrulmak durumundaki kamu kurumlarından daha nitelikli bir hizmet mi veriyorlar?

 Eğitimciler bugün MEB’ının, “özel okullara kamu kaynağı aktarma projesini” yasal zemine taşıdılar. Biz de yıllardır başta SSK, kamu sağlık kuruluşlarının kaynaklarının kurumlardan özele kaydırılmasına karşı çıktık... Bazı özgün, modeller denendi, bugün hayal edilenin ön çalışmaları... HAS ve DUSAŞ poliklinik örnekleri gibi... Hepsi başarısız. Evet sağlık alanında tencerenin dibi kararmaya başlamıştı. Örneğin; SSK’nın özel sağlık sektöründen aldığı hizmet giderek artıyor.

 Deneyimler, bu modellerin çalışmadığını ve halkın sağlığını olumsuz etkilediğini gösteriyor. Olumsuz örnekleri gösterip önemli kararları bir çırpıda alıverenleri de uyaralım istiyoruz. Ama ne yazık ki kocaman projeler hala bir çırpıda gündeme getiriliyor, tartışılmadan, gerçekleşiverecekmişcesine kamuoyuna duyuruluyor, bu da ortamdaki belirsizlikleri pekiştiriyor. Aman tenceremizin dibini kararttırmayalım.

 Neşeli bir yazı olsun istedim ama gündem izin vermiyor. Yine de kısaca Türk Tabipleri Birliği 53. Büyük Kongresi’ni hatırlatayım isterim. Bu yıl Türk Tabipleri Birliği’nin kuruluşunun 50. yılı. Bu kongrede kısaca bellek yenileyip, geleceğe tüm birikimimizi umutla taşımak istiyoruz. Hepinizi görmek dileğiyle.

Tencerelerimizin dibini kararttırmayalım.

 

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön