e-posta

   Eski Sayılar | Künye | Ana Sayfa

TIP DÜNYASI
 

.

15 Mart 2003  Sayı: 101

 

Genel Pratisyenlik Enstitüsü, genel pratisyenliğin ayrı bir tıp disiplini olması yönünde büyük aşama kaydetti

GPE, her geçen gün daha fazla benimseniyor

7.gif (3769 bytes)GPE Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Demirdizen, önümüzdeki dönemde GPE’nin tanıtılması, saha eğitim programlarının hazırlanması, bölge örgütlenmelerinin tamamlanması yönünde daha yoğun bir çalışma içine girileceğini bildirdi.

Tıp Dünyası - ANKARA - Türk Tabipleri Birliği (TTB) Genel Pratisyenlik Enstitüsü (GPE) yönetim kurulu, kısa süre önce Müsteşar Necdet Ünüvar ve müsteşar yardımcılarından oluşan bir grup Sağlık Bakanlığı yetkilisine GPE’nin çalışmaları hakkında brifing verdi. Bu toplantının ardından yapılan ilk yönetim kurulu toplantısına Sağlık Bakanlığı ve SSK temsilcileri de katıldılar. GPE Genel Sekreteri Dr. Hüseyin Demirdizen, Sağlık Bakanlığı temsilcilerinin GPE’nin kuruluşundan bu yana yönetim kurulunda temsil edilmelerine karşın toplantıya ilk kez katılmalarına giden süreci ve GPE’nin çalışmalarını anlattı:

-  GPE ne zaman ve hangi ihtiyaçla kuruldu? Amacı nedir?

1998 yılında kuruldu. Temel ihtiyaç pratisyen hekimlerin mesleki kimliklerinin ve niteliklerinin geliştirilmesi arayışlarına bir yanıttı. Bununla birlikte birinci basamak sağlık hizmetlerinin daha iyi ve kapsamlı verilebilmesi ihtiyacından da bahsedilebilir. Amacı genel pratisyenliğin ülkemizde, bütün çağdaş ülkelerde olduğu gibi ayrı bir tıp disiplini haline getirilebilmesidir.

- Bu yönde mesafe kaydedebildiniz mi?

GPE kurulduğundan bu tarafa 3-4 temel alanda çalışma yürütüyor. Birincisi enstitünün olanaklarının geliştirilebilmesi, ikincisi Türkiye tıp ortamındaki tanınırlığının ve etkinliğinin artırılması, üçüncüsü genel pratisyenlik mesleki eğitiminin programının oluşturulması ve dördüncü olarak da genel pratisyen eğiticilerinin yetiştirilmesi. Her alanda da oldukça önemli mesafeler kat ettiğini söyleyebiliriz. Kurulduğundan bugüne yaklaşık 4 yıllık süre içinde ki ilk iki yılı programın oluşturulması ve enstitü örgütlenmesinin hazırlıklarıyla geçti. Sonraki iki iki buçuk yıl içerisinde Türkiye’nin yaklaşık 10 bölgesinde 250’yi aşkın pratisyen hekime 6 temel modulden oluşan eğitici eğitimi programlarıyla buluşturdu. Bugüne kadar tıp disiplinleri içerisinde kendi eğitici adaylarına uygulanmış kapsamlı ve yapılandırılmış eğitici yetiştirebilme programlarından en önemlilerinden birisi olmuştur. Bu süreç içinde bugüne kadar mesleklerinin ve sağlık hizmeti içindeki rollerinin çok önemini kavramamış pratisyen hekimlere  kendileriyle yeniden barışma ve geleceğe umutla bakabilme umutlarını yaratmıştır.

8.gif (27042 bytes)- GPE’nin çalışmaları hakkında bilgi verir misiniz?

Çalışmalar bununla sınırlı değil tabii ki. GPE, eğitici eğitimi çalışmalarının yanı sıra, bölgesel örgütlenmeleri oluşturuyor. Bunlar eğitim koordinatörleri kurulları ve enstitü bölge kurulladır. Pratisyen hekimlerin araştırma yapmlarını destekliyor ve özendiriyor, birinci basamak pratisyen hekmilerine yönelik sürekli eğitim etkinliklerini düzenliyor, destekliyor. Pratisyen hekimler arasında ve Türkiye tıp ortamının diğer alanlarında enstitünün, pratisyen hekimliğin ve birinci basamağın öne çıkarılmasına yönelik tanıtım çalışmaları yürütüyor.

- Kısa süre önce GPE’nin çalışmaları hakkında Sağlık Bakanlığı’na bir brifing verildi. Bunun süreci ve toplantı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Şüphesiz ki sağlık hizmeti dendiğinde Sağlık Bakanlığı olmak üzere pekçok kuruluş var ve meslektaşlarımızın önemli kısmı Sağlık Bakanlığı’nda çalışıyor. Bu nedenle meslektaşlarımıza dönük olarak uyguladığımız bu eğitim programının Sağlık Bakanlığı’nın katkılarıyla daha geniş kesime ulaştırılması, bunların olanaklarının artırılması, eğitime katılacak olanların izinli sayılması, çalışma ortamlarına katkıda bulunmak gibi unsurlar geliyor. Bu nedenle enstitünün kuruluş amacının, yapılanların ve yapılması düşünülenlerin ve bugüne kadar çok etkin bir işbirliği sağlayamamış olmamızla birlikte bundan sonra bu çalışmaları işbirliği içinde yürütmek istediğimizi aktardık.

- Sağlık Bakanlığı ve SSK’den de temsilcilerin katıldığı GPE’nin son yönetim kurulu toplantısı hakkında bilgi verebilir misiniz?

Biz rutin tanıtım toplantılarımızı çeşitli kuruluşlara yapıyoruz. Yürütülen hizmetin kamu adına asıl sahibi olmaları nedeniyle rutin tanıtma çalışmalarımızdan daha farklı bir anlamı vardı. Bakan da, daha önceki toplantılarda enstitüden haberdardı biz de böyle bir bilgilendirmeyi arzu ediyorduk, karşılıklı bir ihtiyaçtan doğdu. Müsteşar ve müsteşar yardımcıları katıldı bu brifinge. Başlıca 4 alanda talebimiz oldu. Birincisi, enstitünün bakanlık tarafından tanınması ve enstitünün yaptıklarının, amaçlarının benimsendiğinin açıklanması idi. İkinci olarak enstitü yönetim kurulunda sağlık bakanlığının temsil edildiğini belirttik ve bu nedenle temsilcinin aktif katılımının sağlanmasını istedik.  Üçüncü olarak, enstitü tarafından yürütülen eğitimlere hem eğiticilerin hem de katılımcıların katılımını kolaylaştıracak unsurları -ki bunların en başında izin geliyor- anımsattık. Dördüncü ve son olarak da kimi konularda farklı düşünüyor olabiliriz ama bunları yeterince tartışmadan erken karar vermenin uygun olmayacağını, dolayısıyla hem enstitü düzeyinde, hem de bakanlığı diğer yürüteceği çalışmalarda karşılıklı olarak sorunların konuların yeterince tartışılmasını ve bunların sonunda adımlar atılmasını istedik.

- Onların GPE’nin bu isteklerine yaklaşımları ne oldu?

Enstitü yönetimine görevlendirme yaparak ilk isteği yerine getirmiş oldu. Hem Çalışma hem de Sağlık Bakanlığı temsilcileri 2 Mart’taki toplantıya katıldılar. Diğer isteklere ilişkin olarak da çalışacaklarını söylediler.

- Bu görüşmelerin GPE’ye ne tür katkısı olabilir?

Yeni bakanlık kadrosu, enstitünün daha önceki yıllarında, Sağlık Bakanlığıyla ve diğer kurumlarla ilişkisini merak ediyorlardı. O zaman da ilettik, 1999 yılında Sağlık Bakanlığı’nın yanıtladığı bir bildirge vardı. Bir taraftan bugüne değin uygulanan programların ihtiyacı karşılamadığı, GPE’nin çalışmalarını desteklendiğini ifade eden bir açıklamaydı. Osman Durmuş zamanında yeterli ilişkiyi kuramamış olmakla birlikte, bakanlık genelgesinin tüm bakanlığa bağlı teşkilata gönderildiğini, Türkiye’deki pekçok üniversitenin enstitünün programlarını yakından takip ettiğini, çekirdek müfredat programıyla ilgili enstitü görüşünü sorduklarını, enstitünün varlığının ve çalışmalarının yakından izlendiğini ve yakın bir işbirliği içinde çalıştığımızı ifade etmiştik. PHD temsilcileri, tıp fakültelerinin temsilcileri de bulunuyordu. Dolayısıyla bu toplantıya katılmış olmalarıyla birlikte enstitünün kuruluş amacında ortaya koyduğu bir toplantı gerçekleşmiş oldu. Enstitünün yaptıkları ve yapmak istediklerinin öğrenilmeye çalışıldığı bir oturum oldu. Ancak yine de her iki bakanlık temsilcisinin yapılan çalışmaları taktir ettiklerini ve desteklediklerini, bundan sonra da yakın işbirliği ve iletişimle ilişkilerin geliştirileceğini ifade etmeleri sevindirici oldu. Özellikle sağlık bakanlığının 1.basamakta enstitü tarafından yürütülen eğitim çalışmalarının birbirine yakın ve ortak amaçları olduğu iletildi.

- GPE’nin ileriye dönük projelerinden bahseder misiniz?

Enstitünün asıl amacı, pratisyen hekimlerin mesleki kimliklerini kazanılması ve geliştirilmesi yetkinleştirilmesi olması nedeniyle, saha eğitimlerine başlamak olacak. 5 maddelik bir öncelikler belgesi hazırladık bu amaçla. Alanda çalışan meslektaşların eğitilmesi bizim asıl hedefimiz. 5-6 adımlık bir proje koyduk. Tanınmanın sağlanması, saha eğitimi programlarının hazırlanması, bölge örgütlenmelerinin tamamlanması, bir tıp disiplini olarak genel pratisyenliğin ülkemizde kabul edildiğinin sağlık otoritelerince de sağlanması, birinci basamak sağlık hizmetlerine öncelik verilmesi ve birinci basamak sağlık hizmetlerinin olanaklarının geliştirilmesi yanında pratisyen hekimlerin özlük haklarının iyileştirilmesi.

 

TIP DÜNYASI

Sayfa başına git         Başa dön