Dr. Orhan Odabaşı*
* Asist.; S.B. Ankara Eğitim
ve Araştırma Hastanesi Aile Hekimliği
Abdominal Travma
Karaciğer ve dalak abdominal boşluğun alt kısmında yer aldıkları
ve göğüs kafesi çok az korunma sağladığı için büyük çocukların solid organ
yaralanma olasılığı yüksektir.
Resim 1:
Bu çocuğun üzerinden bir traktör römorku geçmiştir. Sol üst kadranda yaygın
sıyrıklar vardır. Bu tip yaralanmada klinik olarak böbrek hasarı ve büyük
olasılıkla barsak hasarından kuşkulanılabilir.
Künt yaralanma genellikle karın bölgesinde doğrudan bir darbe gelmesi
sonucu oluşur.
Yaygın olarak görülen yaralanmalar:
Dalak kontüzyonu/rüptürü,
Karaciğer kontüzyonu/rüptürü,
Böbrek kontüzyonu/rüptürü,
Barsak kontüzyonu/rüptürü,
Pankreas yaralanması,
Damar yaralanması,
Diafragma yırtığı,
Abdominal duvar ezilmesi.
Solid organ yaralanması değişik derecelerde kanamaya neden olur.
Pankreas yaralanması ve barsak perforasyonu, peritonite, geç ortaya çıkabilen
belirtilere yol açar.
Böbrek hasarı, hematüri varlığı ile anlaşılabilir. Tüm travma
tiplerinden sonra mikroskopik hematüri genellikle görülür. Belirgin makroskopik
hematüri daha az rastlanır ancak daha ağır yaralanmanın belirtisidir.
Mesane rüptürü ya da üretra yaralanması olabileceği için idrar
çıkarmayan çocuklar çok dikkatli olarak izlenmelidir. Üretral yaralanma,
üretra ağzında kan görülmesi ile anlaşılırken, mesane rüptürünü anlamak
zordur. Sıklıkla proksimaldeki bir hasardan kaynaklanan pıhtılar mesanede
yerleşir ve mesanenin boşalmasını zorlaştırır.
Abdominal yaralanması olan çocukların incelenmesi, ancak mide
boş olduğunda uygun biçimde yapılabilir. Bunun için gastrik sonda aracılığıyla
midenin boşaltılması gerekebilir. Perinede morluk olup olmadığına bakılmalıdır
. Eğer çocuk, kalçası ile bisiklet demiri gibi dar bir cisim üzerine düşerse,
üretral yaralanmalar söz konusu olabilir (Resim 2).
Resim 2:
Oturma yaralanması. Bu genç kalçası ile bisikletinin demiri üzerine sert
biçimde düşmüştür; perine ve skrotumunda morluklar vardır. Özellikle eğer
idrar çıkarmıyorsa üretra yaralanması olasılığının dışlanması çok önemlidir.
Bu çocuğa üroloğu ile konsültasyon gerçekleştirilene kadar idrar sondası
yerleştirmekten kaçınılmalıdır.
İntraabdominal travmanın belirtilerinin belirlenmesi zordur. Ağrı,
yumuşaklık ve barsak sesleri öznel belirtilerdir, ancak deneyimli hekimlerce
yapılacak bir inceleme yararlı olabilir.
Ultrason ve CT gibi modern görüntüleme teknikleri abdominal yaralanmanın
tanısında önemli bir rol oynar. Sıklıkla tekrar tekrar yapılan incelemelerde
kullanılan ultrason, kolay uygulanan ve güvenilir bir yöntemdir. İntravenöz
ürografi gibi kontrast çalışmalar, eğer çocuğun durumu stabil ise endikedir
(Resim 3). BT’nin, özellikle multipl travma, barsak rüptürü ve pankreas
yaralanmaları için çok değerli bir standart olduğu düşünülür.
Abdominal travmanınn tedavisine geçmeden önce, resüsitasyonun
ABC’sine özen gösterilmelidir. Özellikle şiddetli bir darbe sonucu yaralanmadan
kuşkulanılıyorsa omurganın korunması çok önemlidir.
Emniyet
Kemeri Yaralanmaları
Son zamanlarda İngiltere’de ve başka birçok ülkede, araçların
hem ön hem arka koltuklarında emniyet kemeri kullanımı zorunlu kılınmıştır.
Bu uygulama, diğer birçok yaralanmanın oranını azaltırken emniyet kemeri
yaralanmalarının sayısı artmıştır. Üç nokta fiksasyonu, kalça kemerlerinden
daha iyidir. Özellikle hız yükseldikçe, kalça kemerleri ciddi intraabdominal
yaralanmaya ve omurga kırığına yol açar (Resim 4).
Bu olguların tümünde oldukça kuşkulu bir yaklaşım sergilenmelidir.
Delici Abdominal
Travma
Çoğunlukla kaza sonucu delip geçme biçiminde karşımıza çıkar
(Resim 5). Yaranın büyüklüğünün önemi yoktur. Yaraya bakarak derinliğini
ve yönünü saptamak olanaklı değildir. Bu nedenle tersi kanıtlanmadıkça
birbirine komşu olan bütün intraabdominal organların yaralanmasından kuşkulanılmalıdır.
Burdan çıkan sonuç, lokal inspeksiyonun incelemede çok önemsiz bir
yeri olduğu yönündedir.
Delici abdominal yaralanması olan çocuğa yaklaşım
Çocuk, daha önce anlatılan prensipler doğrultusunda resüsite
edilmelidir. Eğer çocuğun durumu stabil ise, radyolojik incelemeye başlanılmalıdır.
Bu incelemeye ultrason ve BT eklenebilir. Bundan sonra cerrahi ekibi yaranın
ileri tedavisine ve varsa herhangi bir iç yaralanmanın tedavisine karar
verir.
Eğer çocuk şokta ise ya durumu stabil değilse acil laparotomi
gerekir ve tüm yaralanmalar yeterince incelenmelidir.
Resim 5:
Bu gencin sol renal bölgesinde delici bir yaralanma vardır. Sırada iken
bir okul arkadaşı tarafından bıçaklanmıştır. Bu yaranın göğüse ulaştığı,
transvers olarak dalağa ya da böbreğe uzandığı ya da bütünüyle derine doğru
ilerlediğine ilişkin hiçbir belirti yoktur.
|